Bursa merkezli, kaynaksız bazı söylentilere göre ise israile bağlı emlak firmalarının ilçemiz Sındırgı’nın Osmanlar, Aktaş, Mumcu, Gözeren, Çamalanı, Düğüncüler köyleri / mahalleleri civarındaki ve aynı şekilde komşu ilçelerimiz Gördes, Bigadiç dağ köylerindende aynı haberleri duyduğumuz, arazileri metrekaresi 30 ila 40 kuruştan satın alarak 75 kuruştan başlayan fiyatlarla meyve bahçesi veya teminatlık arazi olarak dışarıdan gelenlere satış yapılmaktadır. Bu FİRMALARIN YOĞUN ŞEKİLDE arazi satın almaları, “topraklarımız israillilere satılıyor” söylentisini ilçemizde baya gündem konusu yapmakla birlikte bazı verimsiz arazileri de satın alan firmalar ne amaçla böyle birşey yaptıkları ise bilinmiyor.
Bu konuda yaptığımız birkaç araştırma sonucu şöyle sonuçlara ulaştık;
*Birinci ihtimal, buradaki araziler, 1000 rakımın altındaysa (800 rakım civarı ise) , güney veya güneydoğu cepheli ise ki bu durum sabah oluşan don olayını egale eder yani meyve verecek çiceği nisan ayında don vurmaz, Z 0900 kirazı ( bilinen adıyla iri Napolyon kirazı) yetiştirmek için olabilir, çünkü bu değerli kiraz ihracatında ABD ile ülkemiz kafa kafaya yarışmaktadır, bu söylediklerimiz tahminidir, coğrafi ve tarımsal gerçekliğini orada yaşayan halkımız daha iyi bilir.
*İkinci ihtimal, devlet, inşaat alanı olmayan kesimlerde şirketlere destekleme verdiği bilinmektedir. Bahsi geçen şirketler alım yaparak halktan 30 40 kuruşa alıp faturadan metrekaresini 1-2 liradan gösterip destekleme alıyor olabilir.. Bu sav, nasıl ki yap-sat yapan firmalar 100 bin TL’ye sattığı daireyi fatura da 30 40 bin tl civarı gösterdiği gibi bu şekilde bir düzen olabilir diye düşünülmektedir.
* Üçüncü ihtimal ise en güçlü ihtimal ki, Sındırgı ve Gördes dahil olmak üzere çok geniş bir çevrede madenin keşfedilmiş olabileceği ve bu tezi onaylar şekilde yakın zamanda bu bölgede çıkan altın madeni çıkması ve işletime açılmasıdır. Bazı vatandaşlar, her yerde mi maden var? Her yer alınıyor diye akıllara sorular gelse de, her yerden ve çok değişik yerlerden alıcıların olduğu da araştırma sonuçları içerisinde..
Bu alım işinin başlayalı ise birkaç yıl olmuş… Bir köy düşünün işe yaramaz her bir noktası dahi satılmış ve şu aşamada önemsiz ve herkesin kayıtsız kaldığı bir dönemdeyiz. Bu ileriye bakılacak olursa büyük bir sıkıntı.
Bu durumu engellemek için, çiftçilere satılmasın denilebilir ancak bu çözüm değil. Çünkü işlemeyen bir toprağı büyük şehire göçmüş kişiler ne yapsın? Bu duruma önlem olarak acilen bir şeyler düşünülmeli.. İlçemiz başkanlığı ve devlet olarak bu konu araştırılıp, açıklık getirilmeli. Daha sonra bu konu hakkında çözümler, projeler üretilmeli yoksa bugün ört pas edilen durum daha sonra devam edebilir..
Sizlerin bu konudaki ulaştığınız sonuçları yorumdan yazarsanız seviniriz.. Sonuç olarak memleket meselesi bunları herkes bilmeli. Özellikle orada yaşayan köylülerin bilgilendirilmeleri gerek biran önce.
Sındırgı ilçe merkezinde 40 -50 metrelik bir kule saati nede güzel olurdu! Değil mi?
efendim bu olay araştırmanın devamına göre, 9 -10 yıl önce, çok farklı isimlerle ve çok farklı bölgelerden azar azar satın almaya başlayarak yapılmış tabir caizse filistinden alınan israil operasyonu gibi. Sonumuz hayrolsun.. Bilinçli olmak lazım, birşeyler yapmak lazım. Yapılması lazım.. yetkililer korkuluk değil ya 😐
bu konu bu bahardan beri dikkatimi çekiyor Sındırgıda.. özellikle köylülere cazip geldiği için satılıyor topraklarımız.. böyle bilinmezlik içinde yaşamak ne kötü…. Sındırgının Eksiği örgütlenecek bir sivil toplum kuruluşu yok.sındırgıyı sevenler derneği geliştirme derneği vs. bunlar ne iş yapar.. toplanıp protesto yapsanıza milleti uyandırsanıza. bu seçimler bizi uyutuyor. ..ah şu memletetimde refah düzeyü yüksek olsaydı olurmuydu bunlar.. uyu millet uyu. ( ha ben uyandırmaya kalsam hemen içeri tıkarlar), milliyetçiliği ayaklar altına almak demek halkını uyutmak demek,.. parelelciler, ergenekoncularla seçimlerle uğraşmaktan halk uyudu iyice silkelenmek için değişim şart..v.s tavşan dağa küsmüş dağın haberi bile olmamış, klavye delikanlısından başka ne olabilelim bu ülkede can derdine.
belediye üstüne düşen göreve göre çok zayıf kalıyor Sındırgıda. Bunların yaptığı siyaset ağır kaçıyor, ilim yayma filan bir kalıba sokuyor belediyeyi, geniş düşünemiyorlar, ne oluyor ne bitiyor Sındırgıda bi sivil toplum kuruluşunu desteklemeliler, işsiz gençler kahvelerde pinekliyeceğine Sındırgıyı bilinçlendirsinler, aç stant yömiyeyle yada gönüllü Aydınlatsınlar milleti belli konularda, millet dedikodudan duymasın haberleri, şeffaf belediyecilik sosyal belediyecilik Halkında aklında şüphe kalmayan belediyeciliktir….vs
Ben Osmanlar Köyündenim. Maalesef köyümün etrafında satılmayan arazi kalmadı. Bir şirket araziye girmeden önce etrafındaki arazileri almaya başlar. Daha sonra değere bineceğinden sıkıntıya düşmek istemez. Güney marmara yani Balıkesirin büyük çoğunluğunda mermer ve bor yatakları olduğu bilinmekte. uzun vadeli bir proje olduğunu düşünüyorum. ileride çok fazlasıyla keşke diyeceğiz ama iş işten geçmiş olcak. Yıllar öncesinde hisaralan kaplıcaların olduğu yerlerdeki beşpara etmez araziler şimdi el yakar fiyatlarda. otel yapılmadan önce kimse değerini bilemedi. arazilerini bedavaya verenler bile oldu… Lütfen artık topraklarınızı topraklarımızı satmayın… kısa süre sonra kendi evimizde yabancı birer misafir durumuna düşeceğiz!
İyi Satışlar! (kaynak: milligazete)
23 Eylül 2014 Salı
80 yılda 11 milyon m2 toprak satılırken, 10 yılda 136 milyon m2 toprak satıldı
Türkiye’de son yıllarda artan toprak satışı Milli Güvenliği tehdit eder boyutlara ulaştı. Siyonist Theodor Herzl’in 30 milyon altınlık Osmanlı dış borcunun ödenmesine karşılık Filistin’de “Yahudi” için toprak isteğini Sultan Abdülhamit “Kanla alınan topraklar, parayla satılmaz” diyerek reddetmişti. O kutlu Hakan’ın vefatının seneyi devriyesinde Türkiye’nin yabancılara sattığı toprak 136 milyon m2’ye ulaştı. 2002 yılından 2013 yılına kadar 180 ülkeden 112 bin kişiye 93 bin taşınmaz satışı gerçekleşirken, buna karşılık Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar, 27 ülkeden 425 kişiye 264 taşınmaz satılmıştı. Aradaki uçurum Türkiye’nin son yıllarda yaşadığı çöküşün özeti.
Yabancılara Taşınmaz Satışı Yüzde 80 Arttı
Türkiye’de sürekli spekülasyonlara konu olan toprak satışı meselesinde Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün resmi rakamları, gözleri faltaşı gibi açıyor. Rakamlara göre, 2002 yılından sonra yabancılara taşınmaz satışında yüzde 80 artış görünüyor. Tapu kadastro verilerine göre, metrekare bazında Türkiye’de Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar yabancılara satışı yapılan taşınmaz sayısı 11 milyon metrekare.
bu iktidar döneminde 12 katına çıktı
AKP iktidarı ile beraber bu rakam 12 katına çıkarak geçen süre içinde 136 milyon metrekare taşınmazın yabancılara satıldığı görülüyor. Bunların 75 milyon 893 bin 700 metrekaresi ise 2012 yılında satılırken, 2002 yılına kadar ise sadece yabancılara 11 milyon metrekare toprak satışı gerçekleşmiş.
Abdullah Özbay
Elli milyon şehidin tertemiz kanlarıyla sulayarak bizlere emanet ettiği Anadolu vatan topraklarının para ile satılması son on yılda, önceki 80 yıla göre 12 kat artarak 136 milyon metrekareye ulaştı. Türkiye’de sürekli spekülasyonlara konu olan toprak satışı meselesinde Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü’nün resmi rakamları, gözleri faltaşı gibi açıyor. Rakamlara göre, 2002 yılından sonra yabancılara taşınmaz satışında yüzde 80 artış görünüyor.
112 Bin İstilacı Türkiye’de
Buna karşılık Türkiye’de 2002 yılından 2013 yılına kadar geçen süre içinde 180 ülkeden 112 bin kişiye 93 bin taşınmaz satışı gerçekleşmiş. Buna karşılık Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar, 27 ülkeden 425 kişiye 264 taşınmaz satışı yapılmış.
2002-2012 “ak yıllarda” 80 yılın on iki katı taşınmaz satıldı
Tapu kadastro verilerine göre, metrekare bazında Türkiye’de Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadar yabancılara satışı yapılan taşınmaz sayısı 11 milyon metrekare. AKP iktidarı ile beraber bu rakam 12 katına çıkarak geçen süre içinde 136 milyon metrekare taşınmazın yabancılara satıldığı görülüyor. Bunların 75 milyon 893 bin 700 metrekaresi ise 2012 yılında satılırken, 2002 yılına kadar ise sadece yabancılara 11 milyon metrekare toprak satışı gerçekleşmiş. Satışlarda dikkat çeken bir yıl var. 80 yılda satılan toprak parçasının neredeyse iki katının sadece 2012 yılında satılmış.Buna göre, Cumhuriyetin kuruluşundan 2002 yılına kadr 11 milyon metrekare, 2002’de, 1 milyon, 2011’de 18 milyon iken, 2012’de ise “Babalar Gibi” satış yapıldı: 75 milyon 893 bin m2.
2002: 1 milyon 280 bin 615 m2
2003: 1 milyon 779 bin 803 m2
2004: 3 milyon 977 bin 477 m2
2005: 3 milyon 388 bin 316 m2
2006: 6 milyon 268 bin 290 m2
2007: 9 milyon 27 bin 327 m2
2008: 14 milyon 373 bin 829 m2
2009: 11 milyon 438 bin 853 m2
2010: 12 milyon 845 bin 510 m2
011: 18 milyon 402 bin 131 m2
2012: 75 milyon 893 bin 700 m2