Anasayfa / Gündem / BİZİ KORKUTAN DEPREMLER!

BİZİ KORKUTAN DEPREMLER!

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi (EMSC) ve AFAD Deprem Dairesinin verilerine göre son zamanlarda Ege ve Marmara’da şiddeti yüksek seviyede birçok deprem meydana gelmekte. 5.5 Manisa, 6.2 İzmir ve bunların 20’den fazla artçıları..

Bu depremler bir çok ilde hissediliyor. Jeotermal Turizmin yüksek olduğu bu Ege, Marmara şeridinde turizm güzel, bu bölgenin gelişiminde oldukça etkili fakat bu konularda gerekli önlemler çok az gördüğüm kadarıyla.

EĞİTİMLER, ÖNLEMLER ARTTIRILMALI
Bu bölgenin kırsalında yaşayan halk bu konularda çok bilgi sahibi değil. Deprem anında ne yapılır? Depremden sonra ne yapılır? vs vs.. Köyden kente göçün arttığı bu zamanlarda şehirlerde de bu durum farksız değil. Bu konuda Sivil Toplum Kuruluşları Ege ve Marmara Bölgesinin daha çok kırsal bölgelerinde bilgilendirme toplantıları, yerel yönetimlerle işbirliği içersinde uygulamalı seminerler verilmeli. Okullarda bu eğitimler daha da düzenli ve bir kat daha sık yapılmalı diye düşünmekteyim. 17 Ağustos 1999 depreminde yakınlarını kaybeden biri olarak bu konuda çalışılmalı ve deprem olup bittikten sonra zarar tespiti, kamuoyuna açıklama, yardım kampanyaları yapmak yerine felaketten önceden tedbirli olmak gelişen Türkiye’nin vizyonu olmalıdır.

Artçı Depremlere Dikkat!
Deprem sonrası doğal olarak herkeste bir panik olmakta, telefon hatlarında kısa süreli aksamalar olduğu için tüm Türkiye bu konuda kısa endişeye kapılmakta, binalar hasar görmekte ve bazen tamir edilmekte bazen de üzerinde dikkatli çalışılmayıp konu es geçilmekte. Tabi burada halkın bilinci ön plana çıkıyor. Örneğin deprem olup bitiyor çiftçi konunun üstüne pek gitmiyor damında meydana gelen çatlaklar daha sonraki artçı depremlerde sıkıntı oluşturabiliyor.

KAYMAKAM ve BELEDİYE BAŞKANI AÇIKLAMADA BULUNDU

Deprem sonrası Kaymakam Bey şöyle açıklamada bulunmuş “Şu an için can ve mal kaybı olmadığını söyleyebilirim. Çok şükür. Çok güçlü bir depremdi. Emin olun bulunduğumuz binanın yıkılacağını sandık. 10 saniye kadar sürdü. Çok şükür herhangi bir sıkıntı olmadı. İlçemizdeki konutlarda şu an itibarıyla herhangi bir problem yok. Ancak arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Şu ana kadar bize ulaşan bir can kaybı yok. Deprem çok güçlü olduğu için tedirginlik hakim. Halkımız da bu ani durumla baş etmeye çalışıyor, sokağa döküldüler. Onlar da tedbirli şekilde hareket ediyorlar. Kendilerine de teşekkür ediyorum sükunetli tavırlarından dolayı..” Bu açıklama Allah’a emanet gidiyoruz.. şeklinden değil mi sizce de?

Aynı şekilde,
Büyükşehir Belediye Başkanı da,  “Bize ulaşan bir problem görünmüyor ama baya şiddetli bir depremdi. Belediyede çalışıyordum, arkadaşlar dışarı çıktılar. Teyakkuz halindeyiz, bir yerde birşey olursa tüm hemşehrilerimizin yardımına koşacağız. Bekliyoruz, görevimizi yapmaya hazırız. Deprem merkezine de ulaştık. Bir kayanın kayması söz konusu. Bir can veya mal kaybı görünmüyor şu anda” diye açıklamada bulunmuş.

Bizim beklediğimiz açıklama ise şöyle olabilirdi: “Deprem çok güçlüydü fakat daha önce yaptığımız deprem dayanıklılık testlerinde bölgemizde (örneğin) 7.7 şiddetine kadar sıkıntı yaşanmayacağını biliyorduk. Güçlendirme çalışmalarımız devam etmekteydi ve binaların kontrollerini bu yılın başında yapmıştık.. Bu deprem sonucu bilinçlendirme ve diğer çalışmalarımıza yoğunluk vereceğiz bu konuda AFAD vb. kurumlarla irtibat halindeyiz..” gibi. 

UZMANLARIN GÖRÜŞLERİ ÇOK ÖNEMLİ

Prof. Dr. Şerif Barış: (Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Yer Fiziği Ana Bilim Dalı Başkanı): İkişer üçer yıl arayla 6 büyüklüğündeki depremlerin olması normal. Bulunduğumuz coğrafya bu sık depremleri yaşamaya alışmamız gerekiyor. Muhtemelen biraz derin bir deprem olduğu için gerek İstanbul’dan gerekse Atina’dan erişildi. Bu depremin artçıları bir yıl sürer. 5 – 5,3’e kadar artçı deprem olabilir. Tsunami korkusunun olmaması gerekir. Ege Bölgesi’nde kırıklı çıkıklı faylı bölgeler var. Civardaki fayları etkileyebilir, onlar da büyük değil. Başka bir büyük deprem beklentisi içerisine girilmemesi lazım. Hasarlı binalara eşya alınmak için girilmemesi, birkaç saat dışarda beklenmesi, uzmanların görüşlerinin alınması gerekiyor.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE)’nün Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi (BDTİM) güncel deprem şiddeti verilerini ve haritada yer bilgisini buradan takip edebilirsiniz:
http://udim.koeri.boun.edu.tr/zeqmap/gmapt.asp

Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi (EMSC), depremin etki alanına ilişkin bir harita yayınladı. (Kaynak: EMSC)

Yazar: Hakan N.

Yüreğilli Kitap okumayı ve şiir yazmayı seven, İstanbul'da 657'ye tabi memurum.

Dikkatini Çekebilir

KÖYDE ÇÖP OLMAZ

Köy yaşamında israf ve atık kavramları neredeyse yoktur. Her şey doğaya saygı ve sürdürülebilirlik anlayışıyla …