Karacalar, Türkiye genelinde hızla azalmakta olan nadir canlılardır. Sındırgı yöresi, doğal zenginlikleriyle tür için çok güzel bir potansiyel barındırsa da temelinde insan kaynaklı birçok faktör, karacaları olumsuz etkilemekte ve sayılarının günden güne azalmalarına neden olmaktadır.
Karacaları olumsuz etkileyen faktörlerin başında kaçak avcılık yer almaktadır. Gündelik zevklerini merhametlerinin üstünde tutan kaçak avcılar, türün bu gidişle elbet bir gün yok olacağını bilseler de bu güzelleri vurarak giderek azalmalarına, kalanların da ürkekleşip çok az görülmelerine neden olmaktadırlar. Özellikle dünyaya daha bir sürü yavru getirebilecek olan dişi bireylerin vurulması karaca nüfusunu daha da kötü etkilemektedir. Maalesef Sındırgı özelinde 1 gecede 4 karaca vurulduğu bile görülmüştür. Sabah erken saatlerde gizlice vurulan karacaların apar topar arabalara yüklenip götürüldükleri ve yoğun bir şekilde gece avı yapıldığı da bilinmektedir. Kaçak avcılığı önleyebilmek için yerel halkın bilinçlenmesi, jandarma ve Doğa Koruma-Milli Parklar ekipleriyle işbirliği içinde olmaları ve bu tarz bir şeye rastladıkları zaman 156-jandarma hattına ihbarda bulunmaları gerekmektedir.
Karacaları olumsuz etkileyen bir başka faktör de ormanlarda gezen başıboş köpeklerdir. Zamanla yabanileşen bu köpekler karaca ve geyikleri yaralayıp öldürebilmekte ve diğer yabani hayvanlara kuduz benzeri hastalıklar bulaştırmaktadırlar. Ayrıca yabanileşmiş köpeklerin koyun sürülerine de saldırarak yerel halkı mağdur ettikleri de bilinmektedir. Bu hayvanların acilen kısırlaştırılıp barınaklara yerleştirilmeleri gerekmektedir. Diğer bir yandan kobay diye tabir edilen av köpeklerinin de serbest bırakıldıklarında karacaları öldürdükleri tespit edilmiştir. Bu tarz saldırgan köpeklerin başıboş bırakılmamaları gerekmektedir.
Kaçak avcılık ve başıboş köpekler kadar etkili olmasa da yalnız yavruların insan eline alınmalarıyla insana alışmaları ve dikenli tellerin üzerlerinden atlarken yaralanmalara sebep olabilmeleri de karacaları olumsuz etkileyebilmektedir. Ayrıca ormanlarda yapılan gençleştirme çalışmalarıyla doğal bitki örtüsünün tahrip edilmesi karacaların beslenme ve barınma alanlarının bozulmasına yol açmaktadır.
Unutmayalım ki Sındırgı’mız muhteşem bir tabiata sahip olsa da bu tabiat yok olmaz, tükenmez değildir. Hâlen bir yerlerinde leylekler uçuyor, çam ağaçları yükseliyor ve karacalar koşturuyorken bizlere düşen bu güzellikleri korumak ve gelecek nesillere aktarmaktır.
Sındırgı’da amatör ekipmanlar ile kayda alınmış bazı karaca fotoğrafları:
Fotoğraflar için Nuri Dinçer, Selim Pazar, M. Kemal Sağlık, Samet Akmeşe ve Çakır Ahmete Teşekkürler 🙂